Öncelikle milli takımın içinde bulunduğu durumu
değerlendirelim. Daha kötüsü olamaz takım kendi başına sahaya çıksa bu kadar
kötü sonuçlar alamazdı. Abdullah Avcı’dan umutluydum yanılmışım. Milli takımın
başarısızlığının nedenleri nedir derseniz şuan en büyük neden teknik kadro ve fedarasyon. FIFA’nın Ağustos'ta açıkladığı aylık ülkeler sıralamasında Türkiye 573
puanla 58. sırada yer aldı ve 2014 Dünya Kupası Avrupa Elemeleri D Grubu'ndaki rakiplerinden Hollanda 1165 puanla 5., Macaristan 749
puanla 31., Romanya 732 puanla 33., Estonya 423 puanla 85. ve Andorra da 8
puanla 205. sırada yer aldı. Milli takımlar düzeyinde dengimiz Estonya;
Macaristan ve Romanya bizden epey öndeler! Hollanda’dan bahsetmiyorum bile.
Gelelim Avrupa kupalarına geçen yıl Galatasaray ve
Fenerbahçe başarılı bir sezon geçirdiler. Ve bu başarıda yabancı oyuncuların
katkısı tartışılmaz. Bu yıl benim beklentim en azından üç Türk takımının grup
aşamasında mücadele etmesi. Sayının dört olması muhtemel ve en büyük arzumuz.
Benim düşüncem toplamda geçen seneden daha fazla puan toplayacağımız ancak asıl
önemli olan ne kadar fazla toplayabileceğimiz. Geçen sezon en fazla puan
toplayan yedinci ülkeydik. Şuan ki sıramız onunculuk. Sıralamayı son beş
yıldaki puanlar belirlediği için çok üst düzey bir performans sergilemezsek bu
yıl daha üst basamaklara tırmanmamız zor görünüyor. En kolay gözüken yol
Ukrayna’dan 5,634 puan daha fazla toplamak. Ukrayna geçen yıl ile aynı puanı toplar diye
düşünürsek bizim geçen seneye göre 1,5 kat daha fazla puan toplamamız
gerekiyor. Geçen sene iki takımımızın elde ettiği başarıları bu yıl üç takımla
başarabilirsek yada en azından dört takımla gruplara kalıp en az iki takımız
gruplardan sonra geçen seneki gibi üst turları görebilirse ilk dokuz içinde yer
alabiliriz. İlk dokuz içine girdiğimiz taktirde Avrupa’da altı takımla temsil
edilme şansını kazanacağız. Önümüzdeki dört yıl geçen seneki puanların altına
düşmediğimiz takdirde muhtemelen sıralamada ilk yedi içine gireceğiz ve geçen
yıldan fazla performanslar bizi ilk altı için umutlandıracak. İlk altı içine
girmek Şampiyonlar Ligine üç takımla katılmak demek ve uzun vadede Türk
futbolunun hedefi bu olması gerekiyor.
Tabloyu çizdikten sonra ne yapılabilir diye düşünelim
milli takım 2015’e kadar hedefsiz. Avrupa kupalarında ise takımlarımız için çok
kritik bir sene olacak. Bence ilk dokuz hedefi gerçekleştirilebilir. Mantıklı
olan Türk takımlarının Avrupa Kupalarında başarısını artıracak düzenlemeler
yapmak örneğin yabancı sınırını kaldırmak yada en azından gölge etmemek hiçbir
şey yapmamak. Yapılan ne 6+2+2 yabancı kuralını bu yıl için 6+0+4 ve önümüzdeki yıl için 5+0+3 olarak
değiştirmek. Böylece milli takım kurtulacak?
6+0+4 dayatması neden değişmesin diyenlerin
savundukları şeyler neler:
1-
Bu karar geçen sene tüm kulüplerin onayıyla alındı.
Tamam
şimdide bir kulüp dışında tüm kulüpler sınırlama kalksın diyor madem kulüplerin
isteğine göre hareket edilecek onların istediği olsun.
2-
Federasyon karar almış Federasyonu genel kurul seçmiş
aldığı karar ve Federasyon kulüplerin isteğiyle değişmezmiş.
Mehmet Ali
Aydınlar nasıl gitti mevcut Federasyon nasıl geldi diye sorulmaz mı sorulur
elbet kulüpler istediğinde Federasyonu değiştirebilir tabi ki dışarıdan müdahale
yapılmazsa! Kanunlar ve anayasa değişirken federasyonun kararı neden değişmesin
değişir elbet etik kurul raporları değiştikten sonra her şey değişir yeter ki
istensin.
3-
Karar transfer döneminden sonra değişmezmiş. Yeni
alınmış sonuçları görülmemiş alınan kararın(yapılan yanlışın) arkasında durmak
gerekiyormuş. Sezon başladıktan sonra süper final diye uyduruk uygulama
yapılıyor(ben ona da karşı çıktım demek bir şey değiştirmez not olarak düşelim
malum herkes akıllı!) ama daha transfer sezonu bitmemiş sezon açılmamış yabancı
kuralı değiştirilemez. Çocuk kandırıyorsunuz herhalde. Ortada hatalı bir
uygulama var ve yol yakınken dönülmeli karar alınır hatalı olduğu anlaşılırsa
aynı gün değiştirilir.
Var mı benim hatırlamadığım daha mantıksız gerekçe
sanırım yok.
Hadi bu yıl 6+0+4 kaldırılamıyor ya seneye 5+0+3 onu
değiştir madem. Ona göre transfer yapılsın bir sene önceden değiştir. Yok olmaz
yanlışın arkasında durmak gerek alınan karar bozulmaz yanlış olsa da bozulmaz
geçen sene itiraz etseydiniz. Haydi başa döndük niyet üzüm yemek değil ki
bağcıyı dövmek.
Bu federasyon neden seçildi? Seçilme amacını yerine
getirdi mi? Evet getirdi. Herhangi birisinin bu federasyondan olumlu bir
beklentisi var mı? Benim en büyük beklentim hiç bir şey yapmamaları.
Dokunduğunu kurutan el gibiler. Hiçbir şeye dokunmasınlar aman uzaktan öyle
izlesinler başka da bir şey istemiyorum.
Yabancı sınırlamasına karşı değilim alt yapılardan
başlayarak planlı bir şekilde yapılan mantıklı her uygulamayı kabul ederim. Bu
iş sadece federasyonun veya kulüplerin alacağı bir karar değildir. Bir günde
alınacak karar değildir.Hele ki futbol bilgisi(bilgisizliği) UEFA kriterlerine
takılmış birisi tarafından Türk Futbolu yönetilemez.
Sonuç olarak futbolun gelişebilmesi için en başta
federasyonun değişmesi(fiilen veya kafa olarak) gerekiyor. Ufukta öyle bir olasılık var mı yok hadi
geçmiş olsun…Herkes başının çaresine baksın.
tablo budur: TFF aziz yıldırımın ulaşılmz en uzun, en dokunulmaz kolu olmuştur. bu kolun başı, maşası, sadık kuluda yıldırım demirörendir. herkesin dediği gibi al birini vur ötekine. futbolu mahveden iki maganda işte. yıldırım demirören beşiktaşı bitirdi. aziz yıldırımda feneri bitirdi. şimdi ayakta kalan tek takım olan GALATSRAYIMIZI bitirmek istiyorlar. am bunu görmüyorlar iki külübün kupalarını toplasan galatasaraya ancak rakip olur. tablo budur barış. siteminde haklısın ama rahat ol. futbolumuzun içine düştüğü duruma dair tam isabet bir yazı yzmışsın teşekürler.
YanıtlaSilTeşekkürler yorumun için. Maalesef konuşulması gerekenler konuşulmuyor. Kavga dövüş gürültü. Türk futbolu her şeye rağmen iyiye gidebilir. Şuan tek çıkar yolumuz avrupa kupalarında başarılı olmak ve 6 takımla katılabilmek.
YanıtlaSil