1 Eylül 2014 Pazartesi

Bursaspor-Galatasaray 2014-2015 Sezonu 1.Hafta Maçı

Galatasaray en son 2007-2008 sezonunda ligde Bursa deplasmanında kazanabilmişti. Evet istatistikler çok anlam ifade etmez ama Galatasaray uzun süredir Bursa'da deplasmanda kazanamıyordu. Geçen yılda deplasmanda sadece beş maç kazanabildiği de düşünülürse Galatasaray için çok önemli bir galibiyet oldu.

Sezon öncesi etkisiz hazırlık maçlarından sonra Fenerbahçe ile oynanan Süper Kupa maçındaki etkisiz mahkum oyun çok olumsuz sinyaller verdi. Evet Bursa maçı ölçü olamaz. Galatasaray kazanmasına rağmen iyide oynamadı özellikle öne geçtikten sonra kalesinde çok pozisyon gördü ama oyun önceki maçlara göre umut verdi.

Kısır geçen ilk yarıdan sonra ikinci yarı Bruma’nın ortasında Galatasaray Burak'la golü buldu. Bu dakikadan sonra özellikle Volkan Şen’in getirdiği toplarda Bursaspor önemli pozisyonlar buldu. Galatasaray da kontrataklarla etkili oldu. Ancak iki takımda yakaladıkları pozisyonları değerlendiremedi. Maçın sonunda ani gelişen Galatasaray atağında Olcan’ın golü skoru belirledi.

Galatasaray’ın geçen seneden en büyük farkı pasa dayalı oynamaya çalışması. Prandelli de özellikle bunu belirtti. Ancak henüz takım bu oyuna adapte olamamış. Ancak bir gayret olduğu görülüyor. Fenerbahçe ve Bursaspor maçlarında Galatasaraylı oyuncular rakibe attıkları topları bile rakip takım oyuncularının ayağına oynadı. Takımın bu oyuna ne kadar adapte olacağını zaman gösterecek.

Muslera Galatasaray'ın yarısı desem abartmış olmam sezona o kadar iyi başladı ki bu performansıyla tek başına takımı şampiyonluğun içinde tutacak gibi oynuyor.

Defansın göbeğinde Semih ve Chedjou geçen seneden daha uyumlular. Sezona iyi başladılar. Bursa maçında da takımın iyilerindendiler.

Bekler hem rotasyon olarak hem de mevcut form durumları göz önüne alındığı zaman Galatasaray'ın bence en sıkıntılı mevkileri. Sağ bekte Veysel alternatifsizdi. Bursa maçında ikinci golün pasını vermesine rağmen savunmada çok kötüydü. Volkan Şen’i durduramadı. Volkan başta olmak üzere Bursaspor ileri ucunun son vuruşlarda ve final paslarındaki yetersizliği ve Muslera’nın kusursuz performansı Veysel’in hatalarının skora yansımamasının nedenleriydi. Veysel lig için yeterli olabilir ancak Şampiyonlar Liginde çok daha iyi oyuncular karşısında çok zor durumlara düşebilir. Telles geldiğinde performansıyla umut vermişti. Savunmada zaman zaman sıkıntı yaşasa da hücum performansı ile takıma çok şey katacağı düşünülmüştü. Sezona çok kötü başladı. Ne savunmada ne hücumda var. Bursa maçında sol bekte Hakan Balta savunmada çok sırıtmadı ancak hücuma da katkı yapamadı. Üstelik Bursaspor'un Volkan Şen ile daha çok diğer kanattan geldiği düşünülürse savunma performansı bile yeterli bulunmayabilir. Tarık Çamdal transferi her iki bekte oynayabiliyor olması nedeniyle çok önemli. Ortalamanın üzerinde bir performans sergileyebilirse on birde yeri hazır diyebiliriz.

Merkez orta sahada Melo bildiğimiz gibi istikrarlı oyununu sürdürdü. Selçuk her geçen gün daha kötü oynuyor. Sezona da çok kötü başladı. Yekta şuandaki form durumuyla Selçuk’tan daha iyi ve bence tercih yapılacaksa on birde oynamayı daha çok hak ediyor. Bu bölgeye yapılan Dzemaili transferi en azından rekabet nedeniyle oyuncuların formunu arttırabilir. Bu transferin Melo’nun yokluğu ve Avrupa için bu bölgeyi rahatlattığını söyleyebiliriz. Gerisi oyuncunun performansına kalıyor.

Kanatlardaki kadro derinliği ve oyuncu kalitesi son yıllarda hiç olmadığı kadar iyi olacak. Özellikle Olcan Adın transferi ve Bruma’nın sakatlıktan iyi bir şekilde dönmesi Galatasaray kanatlarını güçlü kılıyor.

Sneijder henüz hazır değil. Altmış dakikalık nefesi var. Geçen yılın ikinci yarısı ve Dünya Kupasındaki performansından çok uzak. Bunda sezona geç başlamasının önemli payı olduğunu düşünüyorum. Hazır olunca takıma önemli güç katacaktır.

Burak aynı değişen bir şey yok. Çok zor pozisyonda golünü attı. Daha kolaylarını kaçırdı. Bu maçta daha istekli ve gayretli gözükse de topu kullanmada kötüydü. Yerine giren Umut kısa sürede de olsa etkili oldu. Pandev transferinin sonuçlarını ilerleyen günlerde göreceğiz. Bence Elmander tarzı uzun boylu hava toplarında etkili servis yapabilecek bir forvet daha iyi olurdu. Belkide Prandelli pas oyununu tercih ettiği için Pandev’i tercih etti. Ancak Mersin’deki sahayı görünce ve Türkiye’de sahaların şartlarını düşününce pas oyununu oynamanın kolay olmadığını rahatlıkla söyleyebilirim. Ki Galatasaray’ın kendi sahası Arena’nın bile geçen senenin belli bölümlerinde kötü olduğu düşünülürse alternatif bir oyun kurgusu olması gerekiyor. Uzun topla oynamayı Prandelli şimdilik hiç düşünmüyor sanırım.

Böyle bir deplasmanda kazanmak önemliydi. İç saha maçlarında son yıllarda gösterdiği performansın altında kalmayacağını düşünürsek deplasmanda kazanma alışkanlığını sezona yayabilirse Galatasaray şampiyonluğun önemli adaylarından olacaktır. Avrupa için umutlu olmak için henüz çok erken. Sneijder’in form tutması ve yapılan transferlerin takıma katkı verebilme ihtimali umutları taze tutuyor. Milli maç arası takımın eksiklerini kapatabilmesi için iyi bir fırsat olacak.

Galatasaray'ın bu yıl sahip olduğu kadro geçen yıla göre daha iyi. En büyük sıkıntı geçen yıl olduğu gibi yabancı sınırı olacak. Burada iş Prandelli’ye düşüyor. Her hafta oynayacağı rakibi iyi analiz ederek doğru yabancıları sahaya sürmesi Galatasaray'ın ligdeki kaderini belirleyecek.


Daha sağlıklı yorumlar yapabilmek için en az bir ay daha beklemek gerek. Umarım Galatasaray için iyi bir sezon olur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder